Altın piyasası, piyasaya likiditenin dönmesinin bir sonucu olarak son işlem seansında performansında bir düşüş yaşadı. Ancak bu düşüşün, altın piyasasını karakterize eden genel yükseliş eğiliminden önemli bir sapma olarak görülmemesi gerektiğini belirtmek önemlidir.
Son ticaret verileri incelendiğinde, Ons Altın fiyatı Salı günü kayda değer bir değer kaybı yaşadığı görülüyor. Yatırımcılar, piyasa 50 günlük Üstel Hareketli Ortalamaya ve yükseliş trendi çizgisine doğru gerilerken potansiyel bir satın alma fırsatına dikkat etmeli.
Altın, büyüme potansiyeline katkıda bulunabilecek çeşitli faktörlerle birlikte değerli bir varlık olmaya devam ediyor.
Bu faktörlerden biri, yatırımcıları genellikle altın gibi değerli metallere yönlendiren faiz oranlarının düşme olasılığıdır.
Ek olarak, mevcut küresel jeopolitik manzara, geleneksel olarak güvenli liman varlığı olarak altına olan talebi artıran belirsizlik ve istikrarsızlık faktörleriyle bütünleşmiştir.
Altın için Önemli Bir Direnç Seviyesi
Altın için önemli bir direnç seviyesi 2.075 dolarda konumlanıyor ve bu durum yukarı yönlü bir çıkış girişimine karşı zorlu bir engel teşkil ediyor. Ancak bu seviye aşıldığında piyasanın Kaçırma Korkusu (FOMO) ticaret aktivitesinde bir artışa tanık olması muhtemeldir.
Genel olarak hakim senaryo, değer odaklı yatırımcıların altına ilgi göstermeye devam edeceğini gösteriyor. 50 günlük EMA ve yükseliş trendi çizgisinin altına bir kırılma olması durumunda, aşağıdaki 2.000 Dolar seviyesi kritik bir destek seviyesi olarak görev yapacak. Daha fazla düşüş, altının potansiyel başarısızlığına ilişkin endişeleri artıracaktır. Bununla birlikte, piyasanın yukarı yönlü bir kanalda kalmayı sürdürdüğünü vurgulamak önemlidir.
Mevcut küresel ekonomik manzara göz önüne alındığında, dünya çapındaki merkez bankalarının yakın gelecekte daha gevşek para politikaları uygulayacağı ihtimali giderek artıyor. Bu tür politikalar altın fiyatı performansını destekleyerek onu daha cazip bir yatırım seçeneği haline getiriyor. Ancak tahvil piyasasında devam eden jeopolitik türbülans ve oynaklık göz önüne alındığında, altın piyasasına girerken temkinli yaklaşmak tavsiye ediliyor.
Piyasa belirsizlikleriyle ilişkili riskleri azaltmak için, tamamı bir arada yatırım yapmak yerine, kademeli olarak altın pozisyonuna geçmek ihtiyatlı bir strateji olacaktır. Bu yaklaşım, yatırımcıların dalgalanan piyasa koşulları karşısında bile dayanıklılıklarını korumalarına ve pozisyonlarını korumalarına olanak tanır.
Güncel gelişmeleri ve analizleri kaçırmamak için Telegram kanalımıza katılabilirsiniz!
