Rusya’nın Ukrayna’yı işgalinin yarattığı belirsizlik ve bunun küresel ekonomi üzerindeki etkisi, ABD merkez bankasının yükselen fiyatları kontrol altına almak için zaten zorlu olan mücadelesini daha da karmaşık hale getiriyor.
Artan enerji ve gıda maliyetleri, dünyanın en büyük ekonomisinde enflasyonu kırk yılın en yüksek seviyesine ve Federal Rezerv yangını söndürmek için Mart ayında gösterge borçlanma oranını yükseltmeye hazırlanıyor.
Ancak Rusya-Ukrayna çatışması petrol fiyatlarını daha da yükseltirken, aynı zamanda Kovid-19 pandemisinden kaynaklanan ekonomik toparlanmayı da baltalamakla tehdit ediyor.
Rusya’nın işgali başlatmasının ardından, 2014’ten bu yana ilk kez bu kriteri geçtiğinde, ham petrol fiyatları Perşembe günü kısa bir süre için varil başına 100 doları aştı. Ukrayna tahılın en büyük küresel ihracatçılarından biri olduğu için buğday fiyatları da artabilir.
Fed, pandeminin başlangıcında gösterge kredi oranını sıfıra indirdi ve ciddi bir resesyonu savuşturmak için finansal sistemi nakitle doldurdu.
Muazzam federal harcama programlarıyla birlikte bu çaba büyük ölçüde başarılı oldu: ekonomi, 2021’de yüzde yedi büyümeyle hızla toparlandı.
Ancak yüksek talep, tedarik zinciri tıkanıklıkları ve işgücü kıtlığı, Fed’in tercih edilen enflasyon endeksini Ocak ayında sona eren yılda yüzde 2’lik hedefin çok üzerinde yüzde 6,1’e itti.
Enerji, konut, araba ve gıda fiyatlarındaki artış dalgasını kontrol altına almak için Fed yetkilileri, ekonomiyi resesyona sürüklemekten kaçınmayı umarak haftalardır finans piyasalarını gelecek faiz artışlarına hazırlıyor.
Piyasalar, Çarşamba ve Perşembe günü Kongre’ye altı aylık ifadesini sunacak olan Fed Başkanı Jerome Powell’ı yakından takip edecek.